YSK'dan yapılan son dakika açıklaması ile CHP'nin eleştirilerine cevap verdi: "Hakimlerin verdikleri kararlar nedeniyle kişisel olarak hedef gösterilmesi ve itibarsızlaştırılması kabul edilemez.''
Erzurum Post-AKP’nin İstanbul’daki yerel seçim sonuçlarına olağanüstü itirazda bulunmasının ardından harekete geçen ve yalnızca Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini iptal eden Yüksek Seçim Kurulu (YSK), kamuoyuna bir duyuruda bulunarak hakimlerin hedef gösterildiğini iddia etti ve ‘tehdit, iftira ve yıldırma’ çalışmalarından etkilenmediklerini ifade etti.
YSK’nın tartışmalı iptal kararı sonrası 23 Haziran’da İBB Başkanlığı seçimlerinin tekrarlanması kararı alınmıştı. Karar sonrası, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere, İYİ Parti lideri Meral Akşener ve AKP’den Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yapmış olan Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu gibi siyasiler YSK’nın aldığı iptal kararına ilişkin eleştirilerde bulunmuşlardı.
YSK’DAN YAPILAN AÇIKLAMA
YSK’dan yapılan açıklamada, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin kurulları tarafından 6 Mayası 2019 tarihinde verilen kararla iptal edilmesi sonrasında YSK üyelerini hedef alan söylemleri değerlendirmek üzere bugün saat 10.00’da toplanıldığı belirtilerek, “Yetki, görev ve sorumluluğunu Anayasa’dan alan Yüksek Seçim Kurulu Anayasa ve kanunlar ile bunlara uygun olarak düzenlediği genelgelerle 31 Mart 2019 Pazar günü yapılan Mahalli İdareler seçimlerinin düzen içinde ve dürüstlükle yürütülmesi için gerekli düzenlemeleri yapmıştır. Kurulumuz söz konusu seçimlerin sonucunda olağan veya olağanüstü itiraz süreçleri ile önüne gelen yüzlerce dosyayı inceleyip Anayasa ve kanunlara uygun olarak karara bağlayıp neticelendirmiştir. Bu süreçte itiraz merci olarak yargılama faaliyetinde bulunduğundan eleştiri sınırlarını aşan açıklama ve beyanlara cevap vermemiştir. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline dair kararın açıklanmasından sonra 7 Mayıs 2019 salı günü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’nin çatısı altında yaptığı açıklamada, kurul üyelerine tehdit, hakaret içeren beyanlarda ve gerçek itham, isnat ve iftiralarda bulunmuş bazı kurul üyelerinin isimlerini okumak suretiyle yuhalatmış ve hedef göstermiştir” ifadesi kullanıldı.
Anayasa ve kanunlar yasama üyesi olmanın sağladığı dokunulmazlığın hukuki korumasına sığınarak, bir kimseye suç işleme ve yargı organı mensuplarına hakaret etmesi serbestisi tanınmadığı vurgulanarak şöyle denildi:
“Kuşkusuz tüm yüksek mahkeme kararları gibi, Yüksek Seçim Kurulu kararları da hukuki açıdan tartışılabilir ve eleştirilebilir. Hukuki çerçevedeki bu tartışma ve eleştiriler hukuka katkı sağlayacağı için yararlıdır. Ancak hakimlerin verdikleri kararlar nedeniyle kişisel olarak hedef gösterilmesi ve itibarsızlaştırılması kabul edilemez. Bu itibarla, tahammül sınırlarını aşan, içeriği kişilik haklarına açıkça saldırı ve suç oluşturan, kişileri hedef gösteren, kurumları ve seçim sistemini itibarsızlaştırma amacı güden ve bu suretle vatandaşların adalete ve demokrasiye olan inancını sarsan itham ve söylemlerden sorumlu her vatandaş gibi kaçınılması gerekir.
Anayasa’nın 79. maddesine göre, Yargıtay ve Danıştay Genel kurullarının kendi üyeleri arasından, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile gizli oy ile seçilen meslek mensuplarından oluşan Yüksek Seçim Kurulu; geçmişte olduğu gibi bugün de seçimlerin dürüstlük içerisinde yapılmasını temin etmek için bağımsızlık ve tarafsızlık ilkleri doğrultusunda, baskı, yıldırma, iftira, hakaret ve tehdit kampanyalarından etkilenmeksizin görevini yapmaya devam edecektir.”