Nefis; ruh, can, hayat, varlık, arzu, istek, insan, heves, hırs, kıskançlık gibi anlamlara gelmektedir. Nefs-i levvâme ise; yaptığı kötülüklerden dolayı kendini kınayan, üzülen, utanan ve bunlardan dolayı pişmanlık duyarak, kendini hesaba çeken demektir. L evm demek kınamak, ayıplamak, yadırgamak anlamlarında kullanılır.
Modern kültür ifadesi ile ise; öz eleştiridir. Tefsirciler tarafından Nefs-i Levvame ayeti farklı biçimlerde yorumlanmıştır. Kimilerine göre hem iyi işlerin hem kötü işlerin kişinin kendisini değerlendirmesidir. Yani nefis kötülük işlemişse, kendisine zarar verecek şeyi neden, yaptığı için kendisini kınayacak; iyilik yapmışsa ise neden daha fazlasını yapmadığı ve iyiliği devam ettirmediği için kendisini eleştirecektir.
Bazı tefsircilere göre ise sadece kötü ameller için nefis hesaba çekilecektir. Yani kişiler kıyamet gününde yaptığı kötü işlerin pişmanlığını duyacak ve bu kötü ameller için kendilerini kınayıp, üzülüp hesaba çekileceklerdir.
Ayette de yer alan bu kavram günümüz gerçeğine ayna oldu açıkçası. Çoğu ilde belediyelerde farklı siyasi partilerinden olan bireyler aday olup kazandılar. Bunlardan birisi olan Erzurum’da aynı şekilde, birkaç ilçe belediyesi farklı partilerin adaylarının başkan olması ile değişti.
Kendilerinden olmadıkları için hizmet vermek isteyen, yeni belediye başkanları engelleniyor. Bu ceza niye, ne hakla başkan seçer halk seni, sana hizmet ettirmem kelimesi başkanlara mı? Yoksa; onları seçen halka mı ceza?
Aziziye/Dadaşkent’ten örnek verelim mesela; Bilindiği üzere sağanak yağış çoğu ili etkisi altına alıp sel felaketleri yaşandı, ölüm, yol, mal hasarları dahi oldu. Erzurum’da selden 1.derecede etkilenen iller arasında. Ya hava çok yağışlı ya da çok sıcak, otobüs durakları eski, hava koşulları için yetersiz ve insan alma kapasitesi küçük buna şundan dolayı değindim; Aziziye/ Dadaşkent farklı partiden başkan seçilen bireyden sonra, Büyükşehir otobüsleri bu bölgeye daha az ve geç gelmeye başladılar.
Otobüsler küçük, ciddi oranda yolcu birikiyor geç gelecek otobüsü bekleyecek, oturacak, insan kapasitesi olan, hava koşullarına uygun durak yok!
Engelli, yaşlı, hasta, acil işi olanlar her şeyden önce insan olanların bu kadar bekletilmesi Nefsin hangi mertebesi? Bizler için önemli olan vatanını, bayrağını, kitabını bilen ve nefsini terbiye edenlerin olmasıdır, sonrası onu seçenler için yaptığı ve yapmadığı hizmetlerdir. Bu şekilde başka birini hür iradesi ile seçen halka ceza kesmek, gelecek için daha fazla küsen insan demektir. Eminim farklı partilerin adaylarına geçen belediyelerde aynı problemi yaşıyordur.
Bizzat her gün şahit oluyorum aşırı sıcak havada, insanlar klima aç demese açılmayan klimalar, uzun süre otobüs bekleyenler, tıkış tıkış gideceği yere varmaya çalışan, insanların tek isteği kendi vatanlarında, insan gibi yaşamak. Bu halk kimsenin hırslarının kırbacı değil, kimsenin ceza keseceği çocuk değil.
Yaptıklarımız ve yapmadıklarımız için her gün kendimizi sorgulayalım. Kişinin kendine yakışan milleti köle olarak değil, kendini onların hizmetkarı olarak görüp çalışmasıdır.
Belediyecilik, hizmet, çalışmak kimsenin kişisel hırslarını yarıştıracağı yer değildir, biz toplumun bireylerinden birileri olarak, hizmet yarışı istiyoruz aynı zamanda hizmet vermeye çalışanların engellenmemesini istiyoruz...