Erzurum'da Yatılı Kur'an Kursu'nda cinsel istismara uğrayan 14 çocuğun bir de işkenceye maruz kaldığı ortaya çıkmıştı. Yurt müdürü ve belletmenin tutuklu yargılandığı işkence davasına gelen çocuklar, Kur'an kursunda yaşadıkları dehşeti anlattı.
Erzurum Post- Orhan Bozkurt'un haberi-Erzurum Palandöken ilçesinde bulunan Diyanete bağlı Hacı Bahattin Evgi Kur'an Kursu’nda kalan yaşları 10 ila 12 arasında değişen 14 çocuğa cinsel istismarda bulunan belletmen Hakan A., tutuklanmıştı.
Daha sonra çocukların burada işkenceye de maruz kaldıklarını anlatmaları üzerine belletmenin yanı sıra Yurt Müdürü Nuhi K. ile temizlik görevlisi Uğur G.’nin de tutuklanmasına karar verilmişti.
Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ikinci duruşması görülen davada, mağdur çocukların avukatları duruşmanın kapalı olmasını talep etti.
Duruşmayı mağdur aileleri ile avukatları takip etti. Mahkeme, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezinin davaya müdahil olma taleplerini reddetti.
ÇOCUKLARIN KAFALARINI ATATÜRK POSTERLERİNE VURMUŞLAR
Adli görüşme odasına alınan mağdur çocuklar teker teker yaşadıkları dehşeti anlattı. Avukatların aktardıklarına göre mahkeme salonunda söz alan aileler de şikayetlerini dile getirdi.
Ailelerden biri, çocuğunun bacaklarının mosmor edildiğini ve çocuklar önüne geçtiği için zor kurtulduğunu anlattı.
Çocuğuna sorduğunda, ‘Belletmenlerinin kendisini demir sopayla dövdüğünü’ söylediğini ifade etti.
Kaldığı Kur'an kursunda cinsel istismara ve işkenceye maruz kalan çocuklardan birisinin annesi çocuğunun ve diğer iki çocuğun idareci odasına kilitlenerek dövüldüklerini ve işkence sanığı Kur’an kursu idarecisinin ‘sizi buradan kim kurtarabilir, bundan sonra Hakan A’nın sözünü dinleyeceksiniz’ dediğini aktardı.
Kur’an kursu müdürünün çocuğunu dövmesi sebebiyle, çocuğun hastanede titreme nöbetleri geçirdiğini ve “Uğur G.’nin sesini duyuyorum şuan buradaymış gibi sesini duyuyorum” dediğini, çocuğun çok kez kriz geçirerek altını ıslattığını anlattı.
“ÇOCUĞUMUN HAYATINI MAHVETTİLER”
Çocuğunu devletin kurumuna emanet ettiğini ve hafızlık eğitimi almasını istediğini anlatan bir baba, “Sorumluların hesap vermelerini istiyorum. Benim çocuğum ve biz ailecek tedavi görüyoruz. Çocuğumun hayatını mahvettiler” dedi.
BAZI ÇOCUKLAR İLK İFADELERİNİ DEĞİŞTİRDİ
Avukatlar, soruşturma aşamasında kendisine ve arkadaşlarına atılan dayak iddialarını anlatan çocuklardan birisinin ifadesini değiştirdiğini söyledi.
Mağdur çocuğun, “Benim yüzümden ailelerinin dağılmasına gerek yok, arkadaşlarım iftira attılar” dediği belirtildi. Yine mağdur bir çocuğun önceden çok ağır şekilde dövüldüğünü, diğer arkadaşlarının da boğazlarının sıkıldığını anlatmasına rağmen bugün verdiği ifadesinde belletmen Hakan A. için ‘Hiçbir şey yapmadı’ dediği aktarıldı. Çocuğun, “Şikayetçi aileler bana ‘hocaları tutuklatalım’ dediği için ben öyle söyledim” diye konuştuğu belirtildi.
Çelişkiyi fark eden mahkeme başkanının çocuğa neden ifadesini değiştirdiğini, birilerinin mi kendisini yönlendirdiğini sorması üzerine çocuğun “Kimse bana bir şey söylememi istemedi” dediği aktarıldı.
BELLETMENİN DÖVDÜĞÜNÜ ANLATTI
Çocuklardan biri aynı şekilde ifadelerini tekrar etti ve şikayetçi olduğunu söyledi. Belletmenin boğazlarını sıktığını, diz kapaklarıyla arkadaşlarının boğazına ve karnına baskı yaptığını, nefeslerinin kesildiğini söyledi. Belletmenin kendisini ve ifade değiştiren diğer çocukları ‘Haydar’ isimli sopasıyla dövüldüklerini doğruladı.
“AİLELERE BASKI YAPILDIĞI İÇİN İFADELER DEĞİŞTİRİLİYOR”
Davaya müdahil olan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin duruşmada bulunan avukatları, Kuran kursu müdürü ve belletmenin çevresi tarafından aileler ve çocuklar üzerinde baskı yapıldığı için ifadelerin değiştirildiğini söyledi.
Temmuz ayında görülen davanın ilk duruşması sonrası sanıkların yakınları mağdur çocukların aileleri ve taraf avukatlarına karşı fiziki ve sözlü şiddet uygulamıştı. Duruşma salonunda ise mağdur çocukların anne babalarına ağır hakaretler edilmişti.
“BİR DERNEK VAR, ONLARIN AVUKATLARI VE BASIN YÜZÜNDEN TUTUKLUYUZ”
Daha sonra sanık savunmalarına geçildi. Kuran kursunda işkence yaptığı iddiasıyla yargılanan belletmen Uğur G., savunmasında, “Ben çocuklara top verdim top oynadılar, telefonla oynamalarına, TV izlemelerine izin verirdim. Ben işkence yapsam niye bunları yapayım” dedi. Sanığa neden çocukların istismarına izin verdiği, seyirci kaldığı soruldu. Sanık Uğur G., cinsel istismar olayını duyduğunda şaşırdığını, daha önce hiç ihtimal vermediğini söyledi.
YURT MÜDÜRÜ SUÇU ÇOCUKLARA VE BASINA ATTI
Kur'an kursu müdürü olan sanık Nuhi K., ise “Bu çocuklar bana gelene kadar kaç tane kursa gitmişler hafızlık öğrenememişler. Yüzlerce çocuk benim elimden geçmiştir. Bir dernek var, her şeyi onlar yapıyor, onların avukatları ve basın yüzünden tutukluyuz” dedi.
Mağdur ifadelerinin ve sanık savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahekeme sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
“ÇOCUKLARIN YENİDEN İFADELERİNİN ALINMASI GÜVENİLİRLİĞİ AZALTIR”
Davayı takip eden Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Avukatları duruşma sonrası yaptıkları açıklamada, çocukların ifadelerinde, kafalarına Kur’an ile vurulduğunu, duvardaki Atatürk posterlerine doğru kafalarının çarptırılarak, üzerinde isimlerinin yazılı olduğu haydar isimli sopalarla dövüldüklerini, ağır hakaretlere uğradıklarını, bu olayların her gün yaşandığını anlattıklarını aktardı.
Avukatlar bazı çocukların tekrar ifadelerinin alınmasının üzerlerinde kurulan baskı nedeniyle ifadelerine olan güvenilirliği azalttığını vurguladı.
NE OLMUŞTU?
Hacı Bahattin Evgi Kuran Kursu belletmeni H.A’ya altı çocuğa nitelikli cinsel istismar ve çocukları hürriyetten yoksun kılma suçundan Temmuz ayında yargılandığı Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 119 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. Ancak İstinaf Mahkemesi, çocukların duruşmada dinlenmemesi nedeniyle kararı bozmuştu. Mağdur çocukların avukatları ise “Çocukları yaşadıklarını anlatmaya zorlamak kabul edilemez” diyerek tepki göstermişti.