Malum mübarek Ramazan başladı, haliyle Ramazan eğlencesi de… Ramazanlarda benim değişmez eğlence kaynağım yine medya…
Ramazan geldi mi, gazetelerin her sayfasına serpiştirilen mayo, bikini ve donlu kızlara mola veriliyor.
Üryan hanımların yerine ermişlerin, evliyaların, mübarek şahısların hikayeleri, hadisler, ayetler, menkıbeler, maniler…
Reklamların bile içeriği değişiyor. Kıbleyi gösteren seccade, kuşe kâğıda namaz rehberi, dijital tespih, ezan okuyan saatler ve daha neler neler…
***
Televizyonlar ise başka bir alem…
11 ay rafta tutulan her boy ve ebatta ulema ve ilahiyat hocası gruplar halinde yine bir aylığına sosyal mesafe kuralları dâhilinde stüdyolara dolduruldu. Bilgiye aç ahalinin ufkunu açıyorlar bol keseden…
Ahali cepten ya da netten mesaj atıyor, olmadı telefonla bizzat soruyor;
-Hocam, kadayıf kuyruğunda maske takmayan muhteremle dalaştık, dizim kanadı tentürdiyot sürsem, koronaya karşı tedbir olur mu, pardon orucum bozulur mu?
-Uykuda yellendim, ne edeyim?
Oysa eskiden ruj, diş macunu, sakız falan sorarlardı…
Eğlenceli tarafı, kocaman hocaların, yaşlı başlı adamların, acayip ciddi ifadeyle bu sorulara cevap vermeleri, hatta kendi aralarında kapışmaları...
Derken, Ramazan televolesi, mahrem mevzular!
-Hocam, yatakta oruç açılır mı?
-Hocam azıcık öptüm, oruç yandı mı?
Sanırsın karşısındaki Haydar Dümen’dir!
Şahsen, halkımızın balatayı bu kadar sıyırdığına ya da bu derece fikri şeyinde olduğuna inanmadığım için aklıma gelen şu:
Ya üç beş haylaz ; bu nur yüzlü, seslerinden şerbet damlayan koca ilahiyat profesörlerini işletiyor,
Ya da; bu abuk-sabuk sorular format gereği stüdyolarda bizzat imal ediliyor!
Yoksa bu kadar inançlı bir toplumda; ‘bu kadar yalan, dolan, sahtekârlık, riya, rüşvet, hırsızlık vesaire ne ayaktır hocam, bir deyiver hele’ diye soran biri çıkmaz mı?
Ne yaptık ettik, işi politikaya getirdik ya helal olsun!
Şu korona belası yüzünden iyi ki Ramazanın asıl eğlencesi olan siyaset, iş ve bürokrasinin, görkemli sofralarda iftar açması bu yıl yasak.
Neydi o pozlar öyle;
Kulaklar müezzinde, kafa az yana yatmış huşu ve sabır içinde ezanı bekleyişler, ‘Allah kabul etsin’ duasına titreyerek ‘Amiiin’ demeler, ‘fakirin durumunu yerinde tespit’ gayesiyle gecekondulara çat kapı yapmalar…
Şükür bu manzaralara bu yıl ara veridi.
Hasılı Ramazan başladı.
Haliyle korona soslu Ramazan eğlenceleri de!