Her gün giderek artan hayvan cinayetleri beraberinde insanlık adına çoğu şeyi götürüyor. Sokak canlarımıza bir kap su ve mama vermeyip bununla da yetinmeyip onun yaşama hakkını elinden alıyor, bu vahşet toplum vicdanını derinden sarsıyor.
Bu kadar çok vicdanı derinden sarsılan toplum var ise bu öldürenler kimler?
Korumayıp, beslemeyip görünce vah vah demekten başka ne yapıyorsunuz?
Hayvanlar benim çok hassas olduğum değer yargılarımdan biridir. Evsiz, yemeği, suyu olmayan, canı acıdığında anlatamayan hele ki Erzurum gibi soğuk şehirde soğukta yaşayan canlılar. Toplum vicdanı maskeli artık birilerini görünce Allah diyen ama Allah’ı tanımayan bir avuç nefes alıp vermekten başka hiçbir işe yaramayan bireyden fazlası değiller. Allah’ı bilmek onu yaşamak, dinin emir ve yasaklarına uymaktır. İbadetler bireyseldir gösteriş ibadet popüler olmuş ama bir can almak, yakmak, yıkmak toplumsaldır. Gerçek bir müslüman Allah’ın ona verdiklerinde o kişiye verirken başkalarına paylaşması için aracı kıldığındandır.
Nimet bizlere nasıl ki gökten inmiyor ise Allah kazanmak için bize sebepler kılıyor ise, hayvanlar içinde bizleri sebep kılmıştır. Din ne başörtüsünde ne birilerini görünce en müslüman benim diye yapılan gösterişte değildir. Her inanan dinimizin gerekliliklerini tam anlamı ile bilir öldürmez yaşatır aç bırakmaz doyurur dövmez korur. Allah hepimizi hep iyiler ile karşılaştırsın. Namaz kılmak, Kur’an-ı Kerim okumak, ibadet etmek evet çok güzel ama bunlar ile birlikte bu dünyada olma amacımızın dışında ilim yaymak, öğretmek, korumak, yaşatmak ve paylaşmak vardır. Haberlere bakmak istemiyorum sürekli hız kesmeden vahşice hayvan öldüren insan görünümlü hayvanlar görüyorum!
Adaletsiz adalet!
Adaleti sadece sözde ve yazıda görmek istemiyorum, adalet uygulanmıyor ise, hayvanlar vahşice dövülüp, zarar verilip, öldürülüyor ise bunu yapanlara ağır cezalar verilmiyor ise bu diğer insanlar tarafından normalleştirilip daha da artar şimdi olduğu gibi bununla ilgili kanunda ağır kesin yaptırımları olan maddeler düzenlenip yürürlüğe sokulabilir diye düşünüyorum.
Kimse yaşadığı ve bizlere altın tepside sunulmayan mücadele ile aldığımız bu güzel ülkede böyle asalak katilleri istemez. Sevap, günah, merhamet, İslamiyet, korumak, paylaşmak daha birçok kavramı sadece ezberleyip cümle içinde en müslüman benim diye masal anlatmak değildir insanlık. Aç hayvan görünce Allah verir doyar deyip giden, yaklaşınca tekmeleyen kişiler var maalesef. Allah bizi bizden güçsüzlere sebep kılmıştır. Emin olun merhametsiz insan dünyanın en kötü insanıdır, yalnız olmayı tercih ederim çevremde böyle insanlar olacağına, bir şehrin gelişmişliğini dini değerlerini anlamanın en kolay yolu şudur; o ile gidince bakın hayvan kulübelerinin olup olmadığı, mama, su noktalarını olup olmadığıdır. Bu ilde mama matik yapılabilirdi, belli noktalarda kötü koşulları olan barınaklar dışında birçok noktada hayvan kulübeleri olabilirdi. Samsun'da gördüm sahil boyu kedi ve köpek evleri ve mama noktaları hepsi de küpeli aşılı, kısırlaştırılmış hayvanlar kimseyi de yemiyorlardı!
Hayvanlar yaşamımızın parçası canlardır onları toplumdan ne kadar uzak tutar iseniz insanlarda o kadar merhamet duygusu az gelişir onlara bakılması korunması yetkililer tarafından mama su noktaları ve kulübeler konularak aşılanır ise o kadar sevgi merhamet gelişir ve herkes korur. Bu şekilde hayvanlara mama su noktaları konulmayıp barınmaları için belli noktalara kulübe konmaz ise bazı asalaklar tarafından hayvanlar dövülmesi, hatta öldürülmesi gereken şeyler olarak görürler.
Eminim merhamete ve empatiye sahip çoğunuz haberlerde artık hayvan cinayetleri görmek istemiyordur lütfen istememek ile kalmayalım tepki verelim. Bizler ahlakı yozlaşmış ruh hastası kişiler ile aynı toplumda yaşatılmak zorunda bırakılmayalım. Savunmasız, kendini ifade edemeyen canları almaya kalkan diğer her canlı için büyük tehlikedir. Bu durumla ilgili ağır yaptırımların olmasını ve ilimizde hayvanlar için belli noktalarda kedi köpek evleri mama su kapları projesinin yapılıp hayata geçirilmesini isteriz.