Türkiye genelinde hazırlanan afet risk azaltma planı Erzurum’da tamamladı. Hazırlanan rapora göre şehirde deprem riski taşıyan 26 bin 336 binanın acil olarak dönüştürülmesi yer alırken bir çok bina içinde analiz istendi.
Erzurum Post-İçişleri Bakanlığı tarafından bir süre önce Afet ve Acil Durum Başkanlığınca 81 ilde hazırladığı afet risk azaltma planı Erzurum’da tamamlandı. Raporda bir çok başlık öne çıkarken, ömrünü tamamlanmış ve depreme karşı risk oluşturan yapılara da yer verildi.
Erzurum İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nce hazırlanan afet risk azaltma planında eski deprem yönetmeliklerine göre inşa edilen yapı stoku bilgilerine geniş yer verilirken, Kentte 26 bin 336 yüksek riskli ve analiz edilmesi gereken yapı olduğu ortaya çıktı.
Erzurum’da da hazırlanan raporda 2019 yılından önceki deprem yönetmeliklerine göre inşa edilen bina sayısı da belirlendi.
İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nün hazırladığı afet risk azaltma planında kentte riskli sayılabilecek binaların sayısına yer verildi. Daha önce yayımlanan 1975, 1998 ve deprem yönetmeliklerine göre 1992 yılından 2019 yılına kadar inşa edilen yapıların olası bir afette yüksek risk oluşturabileceği göz önünde bulundurulurken, söz konusu binaların analize tabi tutulması gerekiyor. Eski deprem yönetmeliklerine göre yapılan yapı sayısı 26 bin 336 olarak belirlendi. Son çıkan 2019 deprem yönetmeliğine tabi olarak inşa edilen yapı stokunun ise 2 bin 408 olduğu tespit edildi.
Bakan Soylu, uyardı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu dün AFAD İl Müdürleri 2021 Yılı Eğitim ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu. Şu ana kadar 80 ilin afet risk azaltma planlarının tamamlandığını belirten Bakan Soylu, kentsel dönüşüm konusunda çağrıda bulundu. Kentsel dönüşüm çalışmalarında kolaylaştırıcı, uzlaşmacı olunması gerektiğini belirten Bakan Soylu, şunları kaydetti: “İmzalar, onaylar makamlarda beklemesin. Türkiye’nin her yanındaki faylarda bir hareketlilik olduğu, artık bir sır değildir. Dolayısıyla, kentsel dönüşüm başvurularında, izinlerde, kurumlarımızın daha yapıcı, sorun çözücü ve sonuç odaklı davranmalarını bekliyoruz. Aynı beklentiyi, vatandaşlarımız için de ifade etmek isterim. Kentsel dönüşüm, ‘acaba buradan başka bir şey elde edebilir miyim’ değil, kendini sağlama alma vesilesidir. İşe bu açıdan bakmak ve yapıcı olmak lazım. Bugün binalarımızı sağlamlaştırmak için harcayacağımız bir birim, deprem sonrası harcanacak 7 birime eşittir ve buna can kayıpları dahil değildir. Bunun acısını, bu kaybın büyüklüğünü tarif etmek de zaten mümkün değildir. Bu itibarla, hem kurumlarımızın, hem vatandaşlarımızın bu konuda gayretlerini ve hassasiyetlerini rica ediyorum.”
Manolya BULUT/Pusula