12 Eylül döneminde Hürriyet gazetesi manşetten bir haber geçmişti: Yılma Durak kaçmak isterken vuruldu...
Aslında Yılma Durak ne kaçmak istemişti ne de vurulmuştu...işkence altındaki Yılma Durak'ın hayatından ümidi kesen idare öyle bir haber sızdırmıştı...
Nasılsa ölecek ve işkencede öldürdük diyecek halleri yok...cesedini tel örgülerin önüne atıp bir de mermi sıktılar mı tamam...
O tarihlerde onlara dair bir şeyi bırakın yazıp yayınlatmayı söylemek bile...
Sözlük yardımıyla İngilizce yazmaya başlamıştım ve ilk cümlemi kırk yıl sonra bile unutmadım: ''The story of the 'Big Heart' is a crime in its own language''....'Büyük Yürek' in hikâyesi kendi lisanında suçtur...
İşte o Yılma Durak'ı İyi Parti adaylarından birisi ziyaret ediyor ve O da bir nezaket paylaşımı yapıyor...gayet masum ifadelerle: Kıymetli dostum ve hemşehrim, İYİ Parti Ankara 2. Bölge Milletvekili Adayı Sedat Aksakallı'nın yolu açık olsun inşallah. Parlamentoda görmek bizi mutlu edecektir.
Sonra altına utanç verici yorumlar döşeniyor, birini buraya alayım: Bizde sizi bir adam bilirdik Y. Durak topunuza yazıklar olsun size Türkiye düşmanlariyla beraber oldugunuz koltuk ugruna Türkiyenin gelecegini tehlikeye attığıniz icin yaziklar olsun pkk ile Fetö ile beraber olduğunuz icin yazıklar olsun.
...
Aparatçikler gözünüz aydın...sayenizde Yılma Durak da PKK işbirlikçisi ilan edildi...
Kendisi aday filan olmayan 80'ini devirmiş bir adam ve bütün yaptığı, elini öpmeye gelen bir aday için iki cümlelik nezaket paylaşımından ibaretken üstelik...
Çok şey söylemek mümkün lakin size benzemekten korkuyorum...şehrin ilk ülkücüsüne saygı olsun...hepimizin üzerindeki hakkına da...
Mustafa Kardeş,beni bunlar pek üzmüyor,gene Yılma abi ve onun gibi büyüklerimizden çok şeyler öğrendik.Bu tipler ülkücülükten geçinmeye çalışan ,mataryalist kişiler.Bir Azarbaycan atasözün de der'ki "Orman çakalsız cukalsız olmaz"