Bingül, şöyle devam etti:
"Çocuklarımız günde 6-7 saat eksi 15-20'lerde antrenman yaptılar. Çok iyi bir hazırlık dönemi yaşadık. Tek amacımız, hakkımızla elde edeceğimiz başarıyla şanlı bayrağımızı dalgalandırmaktı. Büyük bir keyif ve gururla geldiğimiz Fransa'daki şampiyonada ne var ki yine aynı sorunlar yaşandı. En ağır nörolojik bozukluk diye bilinen otizmli sporcularımız, bunun biraz daha iyimseri Down Sendromlu ve daha daha iyimseri Mental Retardasyon (MR) grubundaki nörolojik anlamda normale yakın sporcularla yarıştırıldı. Ayrıca INAS kurallarına göre, yaş kategorisi de yok. Yani 15 yaşındaki bizim çocuklarımız daha üst ve iki kat yaşı bulan sporcularla yarıştırıldı. Akabinde Down Sendromlu grubundakiler ayrı değerlendirildi ve onlar ödüllendirildi. Örneğin, Muhsit Murat Bingül'ün derecesi (1:28,27), dünya üçüncülüğü verilen Down Sendromlu İtalyan Gabriel'den (1:28,52) daha iyi. Otizmli sporcularımız yaklaşık 30 kapı geçiyor. Bu büyük bir başarı. Ama kar sapanı ile yarışan diğer gruptaki sporcular başarılı değerlendiriliyor. Bu nasıl bir kural?."
Ünal Bingül, değerlendirmelerde büyük bir haksızlık yapıldığına dikkat çekerek, "Bu bir adaletsizliktir. Uluslararası spor mahkemelerinde dava açarak konunun takipçisi olacağız" dedi.
Federasyon da tepkili
Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu (TOSSFED) As Başkanı Ensar Kurt, INAS'ta bu sorunun devam ettiğini, sadece kayakta değil, diğer spor dallarında da benzer problemler yaşandığını söyledi.
Kurt, INAS yetkililerine durumun iletildiğini açıklayarak, "Daha önce de girişimlerimiz oldu, kabul edildi ancak sürdürülebilirliği yok. Kural koyucu onlar. Ama bütün bunlara rağmen federasyon olarak yaşanan sıkıntının takipçisi olacağız. Ekibimiz bizim gönlümüzde dünya şampiyonu. Eğer yarışma hakkaniyet kurallarıyla yapılsa, bizim bu daldaki sporcularımız zaten en iyi. Bu yüzden Türkiye'yi en iyi şekilde temsil eden özel sporcularımızı kutluyor, özellikle ailelerine katkı ve çabalarından dolayı şükranlarımızı iletiyoruz" diye konuştu.