İŞTE O RAPORDAN CAN ALICI BAŞLIKLAR...
Bu raporda; Şimdiye kadar hiç duyulmamış değerlendirme ve bilgiler var... Anketlere göre seçmenin yüzde 20’si halen kararsız...
Bu nokta çok ilginç!
Çünkü...
Kararsız seçmenin yüzde 80’i, iktidar ve MHP seçmeni!
Ve seçimin kaderini tam da o yüzde 20 kararsız kitle belirleyecek!
AK PARTİ teşkilatları, 31 Mart seçimlerine henüz konsantre olamadı... Bazı illerdeki mülki amirler, durumdan vazife çıkararak il ve ilçe yöneticileri ile gereğinden fazla içli dışlı oldular... Bu yakınlaşma ile yaşam konforu artan parti yöneticilerinden halktan kopanlar var...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tabandaki gücü devam ediyor ama AK PARTİ teşkilatlarının bir bölümünün, bu güce çeşitli nedenlerle eskisi kadar katkı yapmadığı görülüyor.
Bazı atamaların tabanda rahatsızlık yaptığı ve bu atamaların ÖLÇÜSÜZ olduğu yönünde değerlendirmeler var...
Milletvekillerinin bir bölümünün “Atama ile gelenler, seçilmişleri yönetemez dedik ama şimdi atanmış Bakanlar seçilmiş Milletvekillerine randevu vermiyor” serzenişleri daha sık ve aleni dillendirilmeye başlandı...
Bazı Cumhurbaşkanı danışman ve bürokratlarının özellikle medya ve gazetecilerle olan sempati ve antipatileri, Cumhurbaşkanlığı makamının çizdiği rotadan ziyade, kendi kişisel algı ya da beğenilerine göre olduğu yönünde şikayetler var. Bürokrat ve danışmanların; Kendisine yakın ya da uzak hissettiği kişilere göre yapılanan bakış açılarının doğurduğu tüm negatif eylemler Cumhurbaşkanlığı makamına bağlanıyor...
AK PARTİ'DEN UZAKLAŞAN MEDYA VE GAZETECİLER VAR!
Hükümete yakın medya olarak adlandırılan kesimin; etki, fayda ve zararı ile ilgili çok kapsamlı bir değerlendirmeye ihtiyaç var. AK PARTİ’yi destekleyen yapıların da kendi içlerinde derin görüş farklığı ve ayrışma var. Dışlandığını düşünerek, AK PARTİ’den uzaklaşan ve bulunduğu mecrada (TV, GAZETE, İNTERNET VE SOSYAL MEDYA) çok etkin kişi ya da gurupların, Cumhurbaşkanlığı adına hareket eden bazı yetkililer tarafından kişisel etkilerle bloke edildiği şikayet ve bilgileri var...
Raporda, yerel seçim sonuçlarına göre gelişmesi muhtemel senaryolar üzerinde de ağırlıklı olarak duruluyor...
ANKARA: Ankara’nın kaybedilmesi, Türkiye ortalamasının oranlarına, gelişmelere göre o oranlardan da bağımsız olarak Cumhur ittifakını sorgulatabilir. Muhalefet, erken seçim baskısını sokağa taşıma eğiliminde. Seçim gecesi, sokak hareketleri için en kritik il Ankara ... Muhalefet kazanırsa, “İktidarın sonunu getiriyoruz” refleksi ile... Kaybederse “İktidar hile yaptı!”itirazı ile sokak denemesine kalkışması muhtemel...
Raporda; ABDULLAH GÜL’ün şimdilik arka fonda durduğu, Ali Babacan eksenli yeni partinin il temsilcilerinin belirlendiği, hatta logosuna kadar hazır olduğu ifade ediliyor. Babacan ve arkadaşlarının gizli küskünler olarak adlandırılan AK PARTİ içindeki bazı siyasilerle, başta ANKARA BALGAT, HAMAMÖNÜ olmak üzere İSTANBUL veBURSA ULUDAĞ gibi çeşitli yer ve mekanlarda görüşmeler yaptıkları ifade ediliyor.
EKONOMİ: Türkiye ekonomisinin kırılgan başlıklar taşımasına rağmen, global ölçekte bir çok Avrupa ülkesinden daha iyi olduğu ifade edilen raporda; Türkiye, siyasi panik havasına girerse, ekonomi ağır hasar alabilir tespitinde bulunuluyor. Cumhur İttifakı ile ilgili açılan başka bir paragrafta ise.. " İttifakın oyları yüzde 50’nin altında kalırsa sıkıntılar olabilir!" görüşü dile getiriliyor....