Akar, gıda israfının önüne geçilmesinin de önemli olduğuna dikkat çekerek, “Şöyle örnek verirsek her gıdanın üzerinde son tüketim tarihi vardır, yine her gıdanın üzerinde bir de tavsiye edilen tüketim tarihi bulunmaktadır. Son tüketim tarihi o gıdanın o tarihten sonra tüketilmemesi gerektiği anlamını taşır. Bu özellikle de et ve et ürünleri, süt ve süt ürünlerini daha çok kapsar. Bir üründe tavsiye edilen tüketim tarihi ise üretimi yapılan ürünün ambalajında, üretim yapısında bozulma, ürünün yırtılmasında sorun yoksa o ürün o tarihten sonra da tüketilebilir anlamını taşır” dedi.
Gıda ürünlerinde gıda israfının önüne geçilmesi için üretim ve tüketim ürünlerinin iyi okunması gerektiğini anlatan Akar daha sonra şunları söyledi:
“Bu da gıda okuryazarlığının iyi okunması şart, vatandaşın bu konudaki durumu konusunda çeşitli eğitimler veriyoruz. Bunun en önemli ayağı ise küçük yaşlarda bu bilinci sağlamak. Hatta okullarda çocuklara yönelik gıda eğitim konularında bilgilendirme yapılıyor. Bizlerin tüketicilerden istediğimiz mutlaka aldığı gıdanın etiket bilgilerini iyi okumalarıdır. Rafta veya kasada fiyat farkları bundan kaynaklanıyor. Örnek verirsek marketlerde 5 liraya alınan bir sütün fiyatı 5 lira, bir başka sütün fiyatı 7 lira, bunu da etiket bilgilerini okursak fiyat farkının nereden kaynaklandığını iyi biliriz. En azından ne ürün aldığımız bilmiş oluyoruz. Bizlerin tüketicilerimizden isteğimiz gıda alırken mutlaka etiket bilgilerine dikkat etmeleridir” şeklinde konuştu.