7 Eylül 1944'de başlayan, 29 Mart 1945 günü son bulan Türkçülük Turancılık davasının nişanesi olan 3 Mayıs 1944 tarihi, Ankara’da tertip edilen şanlı nümayişin tarihidir ve uzun yıllar milyonlarca fidanın yeşermesine vesile olmuş ve Türk milletinin varlığını tehdit edenlerle mücadele yemini etmiş yüreklerin yetişmesine vesile olmuştur.
Bizlerin fikren bugüne dek var olmasını sağlayan bu dava ve mücadele azmi, maviliklere sürgün olmuş, selenga kenarında sevdalanmış Türk milliyetçisi neslin kutlu fikir bayramıdır.
3 Mayıs 1944'de Türk ulusunun yiğit bozkurtları başkent Ankara’da Türk milletine karşı yapılan türlü tezviratları reddederek, Obamızı Yurdumuzu talan ettirmemiş ve bu karanlık emelli, yerli işbirlikçilere karşı serzenişte bulunmuştur.
Bu vaka sonucu yargılanan Zeki Velidi Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Alparslan Türkeş, Reha Oğuz Türkkan, Cihat Savaş Fer, Nurullah Barıman, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar, Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal gibi Büyük fikir adamlarının şahsında yüce Türk Milletinin tarihi ve uluslaşmanın kutsaliyeti yargılanmıştır.
Bu var olma adına verilen mücadelenin şeref nişanesi olan Türkçülük- Turancılık davası hukuken olmasa da hala fikren mahkemeliktir.
Günümüz Türkiye’sinde bir çok siyasal konumu gayr-i Türk olan klikler tarafından Türk varlığı hedef alınmış ve tehdit altındadır.
Bu açıdan Türk varlığının tartışılmasına karşı çıkmak ve Ulus-devlet fikrinin üzerine inşa edilmiş Türkiye Cumhuriyeti devletinin bekasını sağlamak gibi onur verici bir suç ile itham edilen bizler,yani Atsız atanın mirasının korkusuz bekçileri olan Türk Milliyetçileri,
Mustafa Kemal ATATÜRK'ün fikri muhtevasına haiz ve Mustafa Kemal'in inkılaplarının ışığında devletimize sahip çıkacak bir kadrolaşma teşekkül etmek ödevini icra ettiğimiz takdirde, mazinin şeref madalyası olan bu mahkeme fikren kazanılmış olacaktır.
Ve Atsız Atanın Türkçülük fikri bu minval de Muzaffer olacaktır.
Bu açıdan söz veriyoruz;
Fikri mücadelemiz ve siyasi varlığımız her türlü müdahaleye rağmen devam edecek ve biz idealist,inanmış gençler,
“doğuşumda ki yegane olağan üstünlük Türk olarak dünyaya gelmemdir.” Diyen Başbuğ Mustafa Kemal ATATÜRK'ün ilelebet yaşayacak fikirlerinin bekçisi olacağız.
Unutulmasın ki yüce Türk ulusu bizlere ihtiyaç duyduğu her vakit, siyasal aidiyetlerimizi bir kenara bırakarak ebed müddet var olacak kutlu devletimize hizmet edecek aşk ve şevke sahibiz.
Bu vesile ile “biz Türk Milliyetçileri er yada geç de olsa muzaffer olacaktır “inancımız ile her alanda fikren var olacak ve Türk ulusunun ikbalinin payidar olacağına dair umudumuzu diri tutacağız.
Mukaddes Türkçülük fikri, ilk süngülendiği 1944’ten bu yana haklılığı ve ehemmiyeti her geçen gün Türk milleti tarafından daha da anlaşılmaktadır.
Türk aydınlarına düşen ise uluslaşma fikrinin temellerinin,tarihin ilk sahnesinden beri var olan Türk ulusunun mazisinin, devamlılığı adına modern çağa uygun bir çok alanda akademik sempozyumlarla ve belgesel,sinema-film gibi eserlerle Türkçülük fikrinin yeni nesillere aktarılmasını sağlamaktır.
Bu inanç ve düşünce ışığında
Tüm Türk dünyasının ve Türk ulusunun
3 MAYIS TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ KUTLU OLSUN..
Atsız atanın ve tüm fikir abidelerimizin “Kutlu Tini şad olsun” , “ durağı uçmak olsun.”
Tengri biz menen..!.FATİH GÜNTAY HİMOĞLU.